16 Mayıs 2019 Perşembe

Duolingo

''Peynir dilimleyicim olmadan yaşamak istemiyorum."
"Kediler ayakkabı giyiyor."
"Sebzeler vejetaryenleri sevmez."

Bazen, Duolingo, yabancı dil uygulamam bana garip cümleler veriyor. Bu beni her zaman güldürdü. Ama, son zamanlarda, uygulamada ilginç bir hata vardı.

Bir süredir Almancamı yeniliyordum. Annem emekli bir Almanca öğretmeni ve büyürken bana hep Almanca konuşurdu . Ama şimdi 29 yaşındayım ve evlendikten sonra annemle neredeyse hiç konuşmamamız sonucunda epey bir unutmuşum.

Bildiklerimi unutmak istemiyordum ve Almanca iş hayatında da kullanışlı. Düzey belirleme sınavına katılmaya ve temelden tekrar başlamaya karar verdim. Anlama konusunda harikayım.
Ama yazım konusunda kötüyüm ve dil bilgisinde veya eşyaların "cinsiyetleri" konusunda en ufak bir hakimiyetim yok. Görünüşe göre Almancada her eşyanın erkeksi, kadınsı ya da nötr bir cinsiyeti var. Cidden çok kafa yorucu.

Her neyse, bahsettiğim hata öğrenilen dili konuşmak gereken sorularda oluyordu. Uygulama düzgün çalışıyor. Mikrofonum da öyle. Cevapları doğru veriyorum.

Ama bu uygulamanın bana söylettiği şeylerin standart Almanca olduğunu sanmıyorum. Yeteneğim olması gerektiği gibi yüksek olmayabilir ama en azından Almancanın kulağa nasıl geldiğini biliyorum. Bu, kulağa benzer fakat aynı zamanda da farklı geliyor. Eski... Sert. Birkaç kez "Valhalla" kelimesine denk geldim. Ayrıca sesli harflerin okunuşu da farklı.

Telaffuzum gittikçe iyiye gidiyor. Ama kafam hala karışık.
Uygulama bakım bölümüne bir not yazdım. "Sanırım Almanca kursuyla ilgili bir problem var. Bazı konuşma pratiği derslerindeki cümleler Almanca değil. Muhtemelen Kuzey kökenli bir dil." dedim ve onlara örnek olarak bir ekran görüntüsü yolladım.

Cevap hızlıydı.

"Bunu oraya biz koymadık. Uygulamanın güncel olduğuna ve hacklenmiş bir versiyon kullanmadığınıza veya bir şaka olmadığına emin misiniz?"

Sanırım onlara bu sorundan bahsetmeden önce 1 Nisan gününü beklemeliydim. Ama üst üste 268 gün pratik serimi bozmak istemediğimden ve uygulamanın geri kalanı sorunsuz çalıştığından kullanmaya devam ettim.

Ama aynı zamanda bu hataların görüntülerini sık sık seyahat eden erkek kardeşime ve diğer dillerin profesörlerine de ulaşacağını umarak, üniversitedeki Almanca profesörüne yolladım.

Ben cevap beklerken garip şeyler oldu. Yani tamam, küresel ısınmanın değişik zamanda değişik  hava olaylarına sebep olduğunu biliyorum. Ama ne zaman dışarıda pratik yapsam ve o garip cümlelerden birini söylesem ya bir yıldırım düşüyor ya da şimşek çakıyor. Bir süre sonra ise fırtına çıkıyor. Yürürken veya spor yaparken çalıştığımda arkamda bir adım sesi duyuyorum. Bir başkasının nefes sesi. Elbette, sinir bozucuydu.

Bu nedenle uygulamayı kullanmayı bırakmayı denedim. Ama 280 gün serimin bozulmasının da yasını tutuyordum aynı zamanda.

Olmadı. Ertesi gün uyandığımda kendimi bir pratiğin ortasında buldum. Kullanmayı bırakamıyorum.

Ve bugün, garip bir şey gördüm. Yine çalışıyordum ve yine o garip cümlelerden biri geldi. Verandamda oturuyordum. Sokağın karşısındaki parktaki bir alana bakıyordum. Bir anda kör edici bir şimşek çaktı ve kocaman, yarı oluşmuş gri bir figürün gökten indiğini gördüm. Fakat cümleyi doğru telaffuz edememeye başladıktan sonra yok oldu.

Sadece birkaç dakika önce, hem kardeşimden hem de profesörden cevap aldım. Kardeşim, bu hatanın sadece Izlandacayla Almancanın karışmış olmasından kaynaklı olduğunu düşünüyor. Ona daha fazla gönderdim bu garip cümlelerden ama fikri değişmedi. Yine de 21. Yüzyılda bir dil uygulamasinda kelimelerin modern olmamasına şaşırıyor.

Profesör ise, bu hatayı tarih profesörü olan meslektaşına ulaşana kadar yaymış. Ondan bir mail aldım.

Eski Norsça* dilindeymiş. Yani yaşadığım garip olaylar ve uygulamayı kullanmayı birakamamama durumuma bakarsak, doğru telaffuz edebilmeye başladığımda olabilecek şeyler beni korkutuyor.





Eski Norsça: Vikingler döneminde, yaklaşık 1300'lere kadar, İskandinav yerlileri tarafından konuşulan dil.


Ç.N: Selam. Ben Luminaletten. Daha yeni çevirmen olduğum için ne çevireceğimi bilemedim, bu nedenle hafif bir pasta seçtim. Korkunç değil ama ürkütücü tarzda tatlı bir pasta olduğunu düşünüyorum. Sonraki çeviri için önerilerinizi marchriroru@gmail.com adresine yazabilirsiniz. Yorum yapmayı da unutmayın. Okuduğunuz için teşekkürler :3

20 yorum:

  1. pasta güzel olmuş böyle devam ve valhala dediği zaman viking dili olduğunu anlamıştım adam thor çıksa şaşırmam

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sağ ol bro :3 pasta bana da ilginç geldi çevirdim. Başka bir çeviri isteğin varsa söyleyebilirsin.

      Sil
    2. aklıma bir şey gelmiyor sen kafana göre takıl olursa yorumlarda belirtirim

      Sil
    3. yeni pasta ne zaman gelir

      Sil
  2. her telafuzunda yıldırım düşüyor çünki

    YanıtlaSil
  3. Guzeldi bunca zamandan sonra çürümek üzereyken yenlinemiş gibi hissetim

    YanıtlaSil
  4. modern thor ve çekici sanırım güzelmiş ayrıca başarılarının devamını dilerim

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. dostum diğer çevirmenler gibi olma sen onlar bi atıyorlar bi daha kendilerine ulaşamıyoruz 2 aydır pastasız deliricektim

      Sil
    2. katılıyorum umarım bu çeviriler uzun süreli devam eder son çevirmen cuma 2 pasta atcam dedi 2 ay oldu tık yok sen böyle yapma olurmu

      Sil
    3. Siz beni severek okudukça ben her zaman çeviri yapmaya devam ederim. Şimdilik kısa bir şey attim. Takipte kalın çok hoşuma giden bir pasta aticam. Sizi de okumayı bırakmayın, korkunçlu kalın. ;)

      Sil
  5. Güzel creepy pasta
    Yeni çevirmen demek yeni çeviriler demek
    istek hikayem momo creepy pastanın yabancı sitesinde var.

    YanıtlaSil
  6. Ula Bende Zeus Diyince Şimşek Çakıyor. Bu Arada Fırtınaları Severim.
    - Nesquik Adam

    YanıtlaSil
  7. Valhalla ismini duyunca hemen araştırdım. Tanrıların diyarı asgardda bulunan bir kabul salonuymuş ve Odin tarafından yönetilirmiş. Acı çekerek ölenler (doğum yaparken ölen kadınlar,savaşta ölen insanlar falan) girebilirmiş bu salona. Ve ziyafet falan yapıyormuş ölenler bu salonda. Vikinglere göre ölmek korkulacak bir şey değil aksine onurlandırıcı bir şeymiş ve ölümsüzlüğün sırrı acı çekerek ölmekmiş. Ne kadar acı çekerek ölürsen halk efsanelerinde ve şarkılarında sonsuza kadar yaşama olasılığın o kadar artarmış. Bu arada duolingo kullanıyordum ama silmiştim. İndirsem mi geri bhjdskshfsjd. Güzel çevirin için teşekkürler :)

    YanıtlaSil

Yorum yaparken kaba veya küfürlü bir dil kullanmaktan çekinirseniz sevinirim ^^